Çene Botoksu

Masseter kası, üst çeneden alt çeneye uzanan oldukça büyük bir kastır. Bu kasın aşırı aktivitesine bağlı olarak dışardan görünecek şekilde büyümesine “masseter hipertrofisi” adı verilir. Masseter hipertrofisi diş sıkma ve gıcırdatmaya bağlı olarak gelişebileceği gibi sıklıkla sert yiyecekler tüketen ve sakız çiğneyen bireylerde de görülebilir.

Masseter botoksu (çene botoksu) çene kaslarında görülen aktivite artışının Botulinum toksin uygulamasıyla azaltılmasını ve nihayetinde kas kasılmasının engellenmesini sağlamak amacıyla yapılan bir uygulamadır.

Çene botoksu hangi durumlarda kullanılır?

Çene botoksu olarak da bilinen masseter botoksu, masseter kasının aşırı aktivitesi sonucu yüzün alt bölgesinde görülen köşeli formu veya asimetrileri ortadan kaldırmak amacıyla uygulanır. Gün içinde veya gece diş sıkma veya gıcırdatmayla karakterize bir durum olan bruksizm, dişlerde aşınma, periodontal lezyonlar, temporomandibular eklem bozuklukları ve kas ağrısı gibi çeşitli sorunlara yol açabilir. Diş sıkan hastalara okluzal splint, ilaçlar, davranışsal yaklaşımlara ek olarak çene botoksu uygulaması yapılabilmektedir.

Çene botoksu nasıl uygulanır?

Çene botoksu uygulamasında botulinum toksini insülin iğnesine benzeyen küçük enjektörlerle yaklaşık 5 dakika süren bir işlemle direkt olarak masseter kasına enjekte edilir. İşlem sırasında genellikle ağrı hissedilmez. Bu işlem tamamlandıktan sonra iş hayatına devam edilebilmesi mümkündür.

Çene botoksunun avantajları nelerdir?

Masseter botoks işlemi ile yüzün alt bölgesinde kasın aşırı aktivitesine bağlı olarak gözlenen köşeli görünüm ortadan kalkarak daha oval bir form alması sağlanır. Masseter botoks cerrahi bir işlem değildir. İşlem esnasında veya iyileşme döneminde ağrı gözlenmez. Masseter botoks, diş sıkmaya bağlı olarak gelişen ağrıların kontrol altına alınmasında yardımcı olabilir.

Botolinum toksini, Clostridium botulinum bakterisinin ve ilgili türlerin oluşturduğu nörotoksik bir proteindir. Akson uçlarından asetilkolin nörotransmiterinin salınımını önleyerek yumuşak felce yol açar. Bu bakterinin enfeksiyonu botulizm hastalığına sebep olur.

Mezoterapi vitamin, mineral, aminoasitlerin veya enzimlerin tek başlarına ya da genellikle karışım halinde derinin orta tabakasına mikroenjeksiyon ile uygulanması tekniğidir. Enjekte edilecek maddeler kişiye ve kişinin isteklerine uygun olarak seçilir.Mezoterapi yüz bölgesinde cilt sıklaştırma, lifting, anti-aging, leke tedavisi, skar tedavisi amacıyla kullanılabilir.

İdeal bir yüz görünümüne kavuşmak isteyenlerin sıklıkla başvurduğu estetik operasyonlardan biri olan bişektomi, yüz hatlarının orantılı bir hâle getirilmesi için uygulanır. Bazı durumlarda kişi, ideal kiloda olsa bile mevcut yüz yapısındaki yağ oranı nedeniyle kilolu görünebilir. Yanakların orta bölgesinde yer alan yağ dokusu bukkal yağ dokusu olarak isimlendirilir. Yüz kaslarının arasında yer alan bu yağ dokusu anatomik olarak elmacık kemiklerinin alt bölgesinde bulunur ve bebeklerde emme fonksiyonlarına katkı sağladığı düşünülmektedir. Bu yağ dokunun boyutu yüzün boyutunu etkileyen faktörlerin başında gelir. Yaşlanmayla birlikte bukkal yağ dokusu genellikle azalma eğilimindedir.

Yüz bölgesinde özellikle dudakta çoğu zaman hyalüronik asit denen dolgu maddelerini kullanıyoruz. Hyalüronik asit aslında vücudumuzda da bulunan ve su tutma özelliği gösteren yapıtaşlarıdır.   Yaş ve çevresel faktörlerin etkiksi ile bu madde cilt ve ciltaltı dokuda eksildiğinde kendini hacim kaybıyla gösteren bir takım değişikliklere neden olur.  Basitçe açıklayacak olursak dolgu enjeksiyonları ile biz bu su tutan molekülün vücudumuzdaki miktarını arttırmayı hedefliyoruz.