Ben Taraması Nedir?
Tüm bireylerin yılda bir kez dermoskopik ben taramasını yaptırması gerekir. Çünkü deri kanseri sıklığı tüm dünyada giderek artmaktadır ve deri kanserleri için erken tanı hayat kurtarıcıdır. En kötü seyirli deri kanseri olan melanom bile en erken dönemde tanı alır ve tedavi edilirse şifa ile sonuçlanır.Dermatoskop Nedir?
Dermoskop, dermatologların deri belirtilerini incelemek, benlerdeki riski belirlemek ve deri kanserlerinin özellikle melanomun erken tanısı için kullandıkları bir cihazdır. Dermoskop ile deri dışında saçlar ve tırnaklar da incelenebilir. Deri belirtileri dermoskop aracılığıyla çok daha yakından ve detaylı görülebilir ve çıplak göz ile fark edilemeyecek ayrıntılar tespit edilebilir.Ben Muayenesi Nasıl Yapılır?
Bir benin büyümesi, renk değiştirmesi, kaşınması ve kanaması her zaman uyarıcı olmalıdır. Ancak bunlar görüldüğünde tanı gecikmiş olabilir. İşte bu nedenle hiç bir yakınma olmadan benler dermoskopla incelenmeli, dijital dermoskop ile fotoğrafları kayda alınmalı ve risk değerlendirilmelidir. Hiç sorun olmasa bile yılda bir kez mutlaka deri muayenesi yapılmalıdır.Benlerdeki değişiklikler ABCDE kuralı ile özetlenebilir. A=Asimetri, B=Border (sınır düzensizliği), C=Color (renk alacası), D=Diameter (çapın 6mm den fazla olması ve büyümesi), E=Evolution (bendeki değişiklikler).
El dermoskopu ile herhangi bir deri lezyonu veya ben incelenebilir. Dijital dermoskopi ile ben taramaları sırasında ise hasta tamamen soyunuk olmalıdır. Önce vücut ön ve arkadan fotoğraflanır, ardından kollar ve bacaklar, koltuk altı, avuç içi, ayak tabanlarının da fotoğrafı çekilir. İkinci basamak ise derideki benlerin büyütülerek incelenmesi ve kesin yerlerinin işaretlenerek önceki haritalama üzerine kaydedilmesidir.
Dermatolog, benlerin riskine göre ya cerrahi olarak çıkarılmasını planlar ya da bir takip programı oluşturur. Riskli benler asla cerrahi dışında bir yöntemle yok edilmemelidir. Melanom sadece ben üzerinde değil sağlam deride de ortaya çıkabilir.
Dijital Dermatoskopinin Avantajları Nelerdir?
Kayıt yapılabilen dijital dermoskoplarla benler ve diğer deri belirtileri 10 ila 100 kez büyütülerek muayene edilebilir. Dermoskop içindeki ışık deriyi özel bir şekilde aydınlatır ve görülmesi zor olan lezyonlar bile rahatça izlenir.Digital dermoskop lezyonu fotoğraflama ve kaydetme imkânı sağlar. Böylece sonraki muayenede kıyaslama yapılarak en ufak değişiklikler kolaylıkla tespit edilebilir. Tüm vücut taramaları cihaz tarafından otomatik yapılır ve kontrol muayenesinde gözün atlayabileceği küçük bir ben bile alet tarafından doktor uyarılarak gösterilir.
Deri kanserleri için risk faktörleri nelerdir?
Toplumdaki yaygın inanışın aksine doğuştan olan benler de risk taşırlar. Ayrıca açık ten rengi, güneş yanığı geçirmiş olmak, solaryum alışkanlığı, yoğun güneş ışınlarına maruz kalmak, deri kanseri riskini artırır. Ailede deri kanseri olması ve bedende 50’den fazla bene sahip olmak da risk faktörüdür.Botolinum toksini, Clostridium botulinum bakterisinin ve ilgili türlerin oluşturduğu nörotoksik bir proteindir. Akson uçlarından asetilkolin nörotransmiterinin salınımını önleyerek yumuşak felce yol açar. Bu bakterinin enfeksiyonu botulizm hastalığına sebep olur.
Mezoterapi vitamin, mineral, aminoasitlerin veya enzimlerin tek başlarına ya da genellikle karışım halinde derinin orta tabakasına mikroenjeksiyon ile uygulanması tekniğidir. Enjekte edilecek maddeler kişiye ve kişinin isteklerine uygun olarak seçilir.Mezoterapi yüz bölgesinde cilt sıklaştırma, lifting, anti-aging, leke tedavisi, skar tedavisi amacıyla kullanılabilir.
İdeal bir yüz görünümüne kavuşmak isteyenlerin sıklıkla başvurduğu estetik operasyonlardan biri olan bişektomi, yüz hatlarının orantılı bir hâle getirilmesi için uygulanır. Bazı durumlarda kişi, ideal kiloda olsa bile mevcut yüz yapısındaki yağ oranı nedeniyle kilolu görünebilir. Yanakların orta bölgesinde yer alan yağ dokusu bukkal yağ dokusu olarak isimlendirilir. Yüz kaslarının arasında yer alan bu yağ dokusu anatomik olarak elmacık kemiklerinin alt bölgesinde bulunur ve bebeklerde emme fonksiyonlarına katkı sağladığı düşünülmektedir. Bu yağ dokunun boyutu yüzün boyutunu etkileyen faktörlerin başında gelir. Yaşlanmayla birlikte bukkal yağ dokusu genellikle azalma eğilimindedir.
Yüz bölgesinde özellikle dudakta çoğu zaman hyalüronik asit denen dolgu maddelerini kullanıyoruz. Hyalüronik asit aslında vücudumuzda da bulunan ve su tutma özelliği gösteren yapıtaşlarıdır. Yaş ve çevresel faktörlerin etkiksi ile bu madde cilt ve ciltaltı dokuda eksildiğinde kendini hacim kaybıyla gösteren bir takım değişikliklere neden olur. Basitçe açıklayacak olursak dolgu enjeksiyonları ile biz bu su tutan molekülün vücudumuzdaki miktarını arttırmayı hedefliyoruz.